Feminist perspektiften mekâna ve daha geniş ölçekte şehirlere baktığımızda neler görüyoruz? Feminist bir şehri nasıl tasarlayabiliriz? Feminist şehri tahayyül etmek için öncelikle "kadınca sorular sormak" ve "kadınların korkusunu" (female fear) anlamak gerekiyor. Feministler kadınların korkusunun bir toplumsal işlevi olduğu için sürekli körüklendiğine işaret ediyor: kadınları kontrol etmek. Bu “korku kültürü” aracılığıyla kadınların kamusal alan kullanımı sınırlanıyor, iş konusundaki tercihleri ve ekonomik fırsatları şekillendiriliyor ve kadınlar “koruyucu” erkeklere bağımlı kılınarak, “hetero-ataerkil kapitalist sistem” içerisine hapsediliyor. Leslie Kern "Feminist Şehir" (2019) kitabında, heteronormatifliğin kalıplarını yeniden üreten kentsel alanlar üzerinde, toplumsal cinsiyet duyarlı planlama perspektifinden ciddi çalışmalar yapılması gerektiğinin altını çiziyor. Kern, feminist şehri "Kentsel dünyada farklı yaşamaya, daha iyi yaşamaya ve daha...