Yaşarken ölümden bahsetmek, ışığın korkması gibi karanlıktan; ya da karanlığın ışığa özenmesi. Oysa ikiz kardeşlerdir ikisi. Çünkü; ışık gerekir uyanmak ve görmek için. Ve; karanlık gerekir uyumak ve hatırlamak için..
Bazen rüyadayken birşeyi anlamaya çok yakın hissediyorum. Bir şeyin özünü görmeye.. Sanki bir adım sonra, köşeyi dönünce, tam arkamda, birkaç saniye daha olsa.. Sonra uyanıyor ve unutuyorum. Yalnızca uyumak, hatırlamak gibi.
Çok garip, yaşanmışlıkları hafızamıza uyku olmadan kaydedemediğimizi biliyorsunuz değil mi? Bir yerde okumuştum, deneyler sonucunda anlaşılmış ki, günlerce uyutulmadığında kişi, o günlerde yaşadığı herşeyi unutuyor. Kalıcı bir hafıza kaybına maruz kalıyor. Biz, uyuyarak bilgiyi zihnimize kazıyoruz. Biz, uyuyarak hatırlıyoruz..
Dün, bugünün hatırasından ve yarın, bugünün rüyasından başka birşey değildir. / Halil Cibran (Ermiş)
Yorumlar