Zorlukları aşarak dağları geçmeye çalışıyordu. Yeni şeyler keşfederek hayatına renk katmak, onu özel ve önemli kılmak içindi her şey.
Öyle miydi? Öyle diyorlardı. Önünde duran dev ejderi, elindeki tahta kılıçla yenemeyeceğini düşünüyordu. Tahta kılıcı çelik yapmak senin elinde diyorlardı büyükler. Yoksa öleceksin.
Ama nasıl yapacaktı bunu? Bu korkunç ejdere karşı tek başına! Korkuyordu.
Zaman çok önemli, çoook, diyorlardı büyükler. Çalıştır kafanı, kurtul!
Nasıl? Nasıl? Nasıl? Ne yapmalıydı? Kaçmayı düşündü bir an. Ama bu korkaklığın ona hiçbir yarar getirmeyeceği gibi, kaçacak, saklanacak yeri de yoktu.
Arkadaşları ona yardım edemiyordu. Sevdikleri, sevenleri, hepsi uzaktı ona. Yalnızdı, yapayalnız, bu korkunç ejderin karşısında.
Ah keşke bir prens gelse, onu beyaz atına atsa, kaçırsa, uzak diyarlara götürseydi..
Özler miydi buraları?
2003
Yorumlar