Narsist bir kişiye aşık olduğunuzda, yetersiz görülme hissiyle baş edip, karşı tarafı idare edebildiğiniz bir yapı geliştirirsiniz. Bunu da aşkınızın bir bedeli olarak kabul edersiniz. Çünkü o love bombing aşamasında sizin için (sözde) neler neler yapmıştır, ben de onun için bunu görmezden gelebilirim dersiniz. Ancak bir süre sonra, hiç de sizi temsil etmeyen o yetersizlik yüklemelerini duygusal olarak içselleştirmeye başlarsınız. Ve bu sizde büyük bir nevroz ve öfke uyandırır. Ve aşkınız biter.. Aşkınızın bitmekte olduğunu anlayan narsist, yer yer sıcak-soğuk davranarak, silent treatment uygulayarak, emotional rollercoaster oyununa devam etse de, maskesinin düşmekte olduğunun farkındadır. Bu onu daha da öfkelendirir. Hırçınlaşması ve şiddetin dozunu arttırması kaçınılmazdır. Ancak O'nun maskesini henüz görmeyen bir başka kurban bulana dek, bu oyununu sürdürür. Çünkü sizin varlığınıza bağımlıdır. Her zaman kendini tanımlayacağı, onaylayacağı, üstün göreceği bir başkasının varlığına bağımlı olacaktır.
Eril görünmenin çarpıtılmış çekiciliği, kışkırtılmış erillik algısı, her şeye hakim görünen, patriarkal özentisi, kontrolcü, kıskanç, döven, seven, duygusal olarak görünür bir stabilizasyon göstermeyen, hemen çocuk yapmak isteyen, karşısındakine seçim hakkı tanımayan, tepki alınca şaşıran, öfkelenen, şaşırtıcı bir değişim/tepki gösteren, duygusal manipülasyon yapan, görmezden gelen, hatta anlaşılmamış sanatçı sendromu ile değersizlik içinde debelenen "bu varlığa" karşı duyulan tuhaf acıma hissiyle karışık şefkat, güçsüzlük ve kontrolü verme hissi, ne yazık ki (çoğu kadın) sanılandan daha çok kişinin mustarip olduğu bir durumdur. Bakmayın siz, %1 baya büyük bir oran. 100 kişiden biri..
Hegemonik ve despotik davranışlarıyla rıza ya da zor kullanarak istediği kontrolü sağlayamadığında, ya da sizi tamamen elde ettiğini düşündüğünde, love bombing aşaması biter ve onun gözündeki tüm değersizliğinizle kuyunun dibini boylarsınız. Hele ki uzun süren narsistik bir ilişkiden, güçlü bir ayrılık anksiyetesi ile ama bir şekilde başarıyla çıkmışsanız, toparlanmanız sandığınızdan uzun sürer çünkü travma sonrası stres bozukluğu yaşıyor olursunuz. Ancak yavaş da olsa iyileşeceğinize, beyin kimyanızın düzeleceğine ve sağlıklı ilişkiler yaşayabileceğinize dair inancınızı kaybetmeyin.
Gülcan Hanımın dediği gibi kişinin benzer kişilere çekilmemesi için kendi ihtiyaçlarını doğru okuması gerekiyor. Kendi içinize dönüp bunun ayırdığına vardığınızda, aynı tuzaklara, aynı kuyulara bir daha çekilmeyeceksiniz. Kendi değerinize odaklanın, başkalarının onayına ihtiyaç duymadan, siz kendinizi onaylayın. Büyümek biraz da böyle bir şey..
Sevgiyle,
Yorumlar